Modayı sadece okumakla kalmayıp benimde söyleyeceklerim var diyen bir Blogger.Dünyaca tanınmış markaların bile dikkatini çekmeyi başaran Bryanboy yani nam-ı diğer Bryan Grey-Yambao.
Modaya olan ilgisi 10 yaşında başlayan Bryan'ın çizgi romanları yoktu onun yerine annesinin Vogue, ELLE, Mari Clare, Harper's gibi moda dergilerini okuyordu.Modanın ışıltısını işte o dönemde ruhuna işledi.Önceleri serbest çalışan bir web tasarımcısı olan Bryan, ufak çaplı siteler tasarlıyordu.Tatil için gittiği Moskova'da arkadaşlarından uzak kalınca herkese tek tek mail yazmak istemedi ve blog yazmaya karar verdi.Bir tatil güncesi olarak başlayan blogu sonra arkadaş çevresinin dışına taştı.Çılgın kişiliği diğer insanların da ilgisini çekmeye başladı ve blogu bu günlere geldi.
Blogunun 3. yaşında reklam şirketleri ve medya Bryan'la ilgilenmeye başladı.Blogunun büyük bölümünü kişisel hayatı, zevkleri, ne aldığı ve ne giydiğini hakkındaki yazılar oluşturuyor.Okurlarını şaşırtmayı ve onların ilgisini çekmeyi de oldukça iyi biliyor.
Bloglar ve moda dergilerinin kendi yollarında ilerlerken birbirleriyle iyi geçinmesi gerektiğini söyleyen Bryan, bir ürünün pazarlaması konusunda blogların çok önemli olduğunu vurguluyor.
Bryanboy'un feminen ve masküel arası bir stili var.Topuklu ayakkabılar giyiyor, abartılı aksesuarlarlarla stilini vurguluyor.Beğendiği bir şeyi nerede olursa olsun almaktan geri kalmayacağını söyleyen Bryanboy, stilini egzantirik olarak tanımlıyor.Favori tasarımıcısı adına bir çanta tasarlayan Marck Jacobs.
Onu defilede ilk kez ön sıraya oturtan Marc Jacobs'la tanışmaları da hayli ilginç olmuş.Marc Jacobs'un üstüne fazlaca gidildiği sıralarda Youtube'da yayınladığı bir video sonrası bir mail aldı.Mailin sahibi Marc Jacobs'tu ama Bryan buna inanmadı ve tersledi.Bir mesaj daha geldi "Gerçekten benim.İnanmazsan telefon numaram bu" yazıyordu.O numarayı aradığında da inanılmaz bir dostluk başladı.
Bryanboy moda endüstrisinde, yazdığı blogla genişçe bir yer buldu.Henüz 25 yaşında olmasına rağmen hobisinden para kazanabilecek kadar yetenekli olan Bryan, sıradan bir insanken bir moda starına dönüştü.İnsanlar onun ne yaptığını, ne yediğini, ne satın aldığını merak eder hale geldi.Ünlü markalar defilelerinde onu ön sıralarda görmek istiyor, adına tasarımlar yapıyor ama o özgürlüklerinden asla taviz vermeden sadece ama sadece eğlenmek istediğini söylüyor.
Evinin dairesinden moda dünyasının tam ortasına uzanan Bryan Grey-Yambao'nun hikayesi böyle.Darısı bütün bloggerların başına:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder